Democritus ve Dalton kimdir, çalışmaları hakkında bilgi verir misiniz?
democritus kimdir, democritus un yaptigi calismalar, democritus ve dalton, democritus yaptigi calismalar, democritusun yaptigi calismalar,

Abdera'lı
Democritus, Trakya'da bir İyon'ya kentinin bir
kolonisinde doğmuştur. Bu şehir, bugünkü Taşoz Adasının karşısında
Abdera' dır. Babası çok zengindi. Gezginci bir bilgin olan Democritus'un
yüz yaşından fazla yaşadığı sanılmaktadır. O zamanda; matematik,
biyoloji, coğrafya, astronomi, gökbilimi, ekonomi ve sosyoloji gibi
çok değişik sahalara yönelik bir bilgisi vardı. İnsanları konu alan çok
sayıda yazılar yazmıştır. Fakat, bu eserlerin birçoğu kaybolmuş ve
zamanımıza kadar gelememiştir.
Democritus, maddenin çeşitli boyutlarda ve biçimlerde, değişik hız
dereceleri olan atomlardan oluştuğu düşüncesiyle, ilk atom kuramını
ortaya atmıştır. Bu sözleri arasında atom kuramının temelleri gizlidir.
Hiç bir şey bir rastlantı sonucu ortaya çıkmaz. Ancak mantık ya da bir
gereksinme sonucu var olur. Hiç bir şey yoktan var edilemez ve var olan
hiç bir şey de tümüyle yok edilemez. Evren, bir dış etkenle
oluşturulmadığı için de sonsuzdur. Var olan her şey atomlar ve bu
atomların arasındaki boşluklardır. Yunan dehasının doğurduğu atomizm ve
bu felsefe okulunun Leucippe'le beraber kurucusu sayılır.
Democritus'un deli olduğunu söyleyen hemşehrileri onun, ünlü tıp bilgini
Hippocrates'ten muayene edilmesini isterler. Filozofu muayene eden
Hippocrates, "Hasta değil, pek büyük bir akıl ve deha" olduğunu
söylemiştir. En küçük atomdan tutunuz da en büyük yıldıza kadar her
şeyin harekette olduğunu ta o zamanlar söylerdi. Bu kadar eski bir çağda
bu kadar ileri düşünceli bir bilgin daha görülmemiştir. Eserlerinin
birçoğu zamanımıza kadar ulaşamamıştır. Matematik çalışmaları da çok
ileri düzeydeydi. "Sayılar", "Geometri", "Teğetler" ve "İrrasyoneller"
belli başlı eserleridir.
Democritus'un Hayatı - Democritus Kimdir
Abdera'
lı Democritus, Trakya'da bir İyon'ya kentinin bir kolonisinde
doğmuştur. Bu şehir, bugünkü Taşoz Adasının karşısında Abdera' dır.
Babası çok zengindi. Gezginci bir bilgin olan Democritus' un yüz
yaşından fazla yaşadığı sanılmaktadır. O zamanda; matematik, biyoloji,
coğrafya, astronomi, gökbilimi, ekonomi ve sosyoloji gibi çok değişik
sahalara yönelik bir bilgisi vardı. İnsanları konu alan çok sayıda
yazılar yazmıştır. Fakat, bu eserlerin birçoğu kaybolmuş ve zamanımıza
kadar gelememiştir.
Democritus, maddenin çeşitli boyutlarda ve biçimlerde, değişik hız
dereceleri olan atomlardan oluştuğu düşüncesiyle, ilk atom kuramını
ortaya atmıştır. Bu sözleri arasında atom kuramının temelleri gizlidir.
Hiç bir şey bir rastlantı sonucu ortaya çıkmaz. Ancak mantık ya da bir
gereksinme sonucu var olur. Hiç bir şey yoktan var edilemez ve var olan
hiç bir şey de tümüyle yok edilemez. Evren, bir dış etkenle
oluşturulmadığı için de sonsuzdur. Var olan her şey atomlar ve bu
atomların arasındaki boşluklardır. Yunan dehasının doğurduğu atomizm ve
bu felsefe okulunun Leucippe'le beraber kurucusu sayılır.
Democritus'un deli olduğunu söyleyen hemşehrileri onun, ünlü tıp bilgini
Hippocrates'ten muayene edilmesini isterler. Filozofu muayene eden
Hippocrates, "Hasta değil, pek büyük bir akıl ve deha" olduğunu
söylemiştir. En küçük atomdan tutunuz da en büyük yıldıza kadar her
şeyin harekette olduğunu ta o zamanlar söylerdi. Bu kadar eski bir çağda
bu kadar ileri düşünceli bir bilgin daha görülmemiştir. Eserlerinin
birçoğu zamanımıza kadar ulaşamamıştır. Matematik çalışmaları da çok
ileri düzeydeydi. "Sayılar", "Geometri", "Teğetler" ve "İrrasyoneller"
belli başlı eserleridir.
İngiltere'nin Eaglesfield, Cumberland da doğan Dalton, maddenin atom
kuramına yaptığı katkılarıyla modern fiziksel bilimlerin kurucuları
arasına giren İngiliz kimyacı ve fizikçidir.
Queker
mezhebinden bir dokumacının oğlu olan Dalton, henüz 12 yaşındayken
Cumberland'taki bir Quaker okulunun yönetimini üslendi. İki yıl sonrada
kardeşi ile birlikte Kendal'daki bir okulda öğretmenliğe başladı ve 12
yıl bu okulda çalıştı. O yillarda İngiltere kilisesine bağlı olmayanlar
Cambiridge'de ve Oxford üniversitelerine alınmadığından,
Presbiteryenler Manchester'da, hem papaz adaylarına hem de halktan
kişilere üst düzeyde nitelikli öğretim olanağı amaç edinen New
College'i kurmuşlardı. Dalton bu okuyda bur süre matematik ve doğa
felsefesi öğretmenliği yaptıktan sonra 1800'de Manchester Edebiyat ve
felsefe derneğinin sekreterliğini üstlendi. Hem halka açık hemde özel
matematik ve kimya dersleri vermeye başladı. 1817'de Felsefe derneğinin
başkanlığına getirildi ve ölümüne değin bu ünvanını korudu.
Öğretmenliğinin ilk dönemlerinde yetenekli bir meteorolog ve alet
yapımcısı olan zengin bir Quaker'in etkisiyle matematik ve meteoroloji
konularıyla ilgilenmeye başladı. 1787'de başlattığı ve yaşamının sonuna
değin sürdürdüğü ilk bilimsel çalışması, yaşadığı göl bölgesindeki
iklim değişikliklerini inceleyen ve 200.000'in üzerinde kayıtın yer
aldığı bir günce tutmaktı.1793'te "Meteorological Observations and
Essays ( Meteorolojiye ilişkin gözlemler ve Makaleler ) adlı kitabını
yayımladı. Daha sonra bitki ve böcek örnekleri toplamaya girişti.
1787'de tanık olduğu bir kutup ışığı ( atmosferdeki elektrik
çalkantılarının etkisiyle gökyüzünde oluşan kimi zaman renkli şekiller)
olayından etkilenerek bu konuyu araştırmaya yöneldi. Kuzey yarı kürede
izlenen kutup ışığı olayları üzerine yazdıkları, öteki bili
adamlarından bağımsız olarak geliştirdiği kendi özgün düşüncesinin ilk
ürünlerindir.
Kutup ışıkları araştırmaları sonucunda Yerin magnetikliği ile kutup
ışınları arasında bir ilişki olması gerektiği sonucuna vardı: " Önceki
bölümlerden elde edilen bulgulara göre kutup ışığı ışınlarının demire
benzer bir yapıda olduğunu düşünmek zorundayız, çünki başka hiç bir
madde magnetik değildir. Böylece atmosferin üst bölümlerinde demirin ya
da daha doğrusu mıknatıs çeliğinin kimi özelliklerine sahip esnek bir
akışkanın bulunduğu ve bu akışkanın magnetik özelliklerinin etkisiyle
silindir biçimli ışınlar durumunu aldığı sonucuna varırız".
Dalton, meteoroloji alanındaki araştırmaları sonucunda, alize
rüzgarlarının yerin kendi çevresindeki dönme hareketinin ve sıcaklık
farklılıklarının etkisiyle oluştuğu düşüncesini geliştirdi, ama bu
kuramın daha önce 1735'te George HADLEY tarafından öne sürüldüğünden
habersizdi. Ayrıca Baromatre (basınç ölçer ), termometre ( sıcaklık
ölçer ) higrometre (nem ölçer ), yağmur bulutlarının oluşumu, atmosfer
neminin yapısı,dağılımı ve buharlaşması ile Çiy noktası kavramı üzerine
makaleler yazdı ve bunları Felsefe Derneği önünde okudu. Dalton,
yağmurun, atmosfer basıncındaki değişikliklerden değil, sıcaklığın
düşmesinden kaynaklandığını ilk olarak belirledi. Suyla yaptığı
çalışmalar sonucunda suyun yoğunluğunun en yüksek olduğu sıcaklığı
+5,80C olarak belirledi ( bu değer daha sonraları 3,970c olarak
düzeltildi). Ayrıca kendisinde ve kardeşinde bulunan renk körlüğü
üzerine, başka bilim adamlarıyla birlikte incelemeler yaptı ve
"Extraordinary Facts Relating to the Vision of colors" ( 1794;
Renklerin Görülmesine İlişkin Olağandışı Olgular) başlıklı makalesini
yazdı.
Dalton çevresinde bulunan ama henüz
çözümlenmemiş bir çok problemi kolayca saptama becerisine sahip ve çok
çeşitli konular üzerinde araştırmalar örgütleme yeteneğine sahipti. Bir
dizi veriden kolayca bir kuram çıkarabiliyordu. Dehasının en çarpıcı
ürünlerini 19. yüzyıla girerken başlattığı kimyasal çalışmalarıyla
verdi. New Collegede altı yıl boyunca kimya dersleri vermesine karşın,
kimya araştırmaları alanında hiç deneyimi yoktu. Bu alandaki
çalışmalarına da gene sezgi gücü, bağımsız düşünme ve var olan
olgulardan kalkarak kurama varma yetisine dayanarak girişti.
Gazlar üzerine yaptığı ilk çalışmaların sonucunda kendi adıyla
tanınan "Kısmi Basınçlar Yasası"nı buldu. Buna göre değişik gazlardan
oluşan bir karışımın basıncı, bileşimde yer alan gazlardan her birinin
tek başına uyguladığı kısmi basınçların toplamına eşitti. Dalton aynı
deneylerden, gazların mutlak sıcaklıklarıyla doğru orantılı olarak
genleştiklerine ilişkin yasayı geliştirdi ( bu yasa Dalton tarafından
geliştirilmiş olmakla birlikte bu gün Charles Yasası olarak bilinir) Bu
araştırmalarından elde ettiği bulgulardan kalkarak, gazların suda
çözünürlüğünün kanıtlayan ve yayınım (difüzyon ) hızlarını belirleyen
yeni deneyler gerçekleştirdi. Atmosferin yapısına ilişkin araştırmaları
sonucunda da, kimyasal bileşimin 4500 m yüksekliğe kadar sabit kaldığını
buldu. Kimyasal elementlerin gösterimine ilişkin bir simgeler sitemi
geliştirdi ve elementlerin bağıl atom ağırlıklarını saptadıktan sonra
1803'te bunları bir tablo halinde düzenledi. Ayrıca, kimyasal
bileşiklerin, Elementlerin ağırlıkça belirli basit oranlarda
birleşmeleriyle oluştuğuna ilişkin kuramını ortaya attı; bu kuram daha
sonraları belirli ve katlı ağırlık oranları yasalarının geliştirilmesine
temel sağlayacaktı. Bütan bileşiğini bulan Dalton, eterinde yapısını
çözümleyerek kimyasal formülünü kurdu. Son olarak ta en önemli çalışması
olan ve tüm elementlerin atom adını verdiği aynı ağırlığa ve aynı
yapıya sahip olan çok küçük ve bölünemez parçacıklardan oluştuğunu öne
süren atom kuramını geliştirdi.
Dalton'un çalışmaları ve çoğu New System of Chemical Philosophy (
1808, 1810, 1827, 3 cilt; Yeni Kimya Felsefesi Sistemi) adlı yapıtında
toplanan yazıları, yöntemlerinde bağımsız ve özgün, başka çalışmalardan
yararlanmak konusunda çekingen, hatta bunun kendisini sık sık
yanılgılara sürüklediğine inanan bir bilim adamının, olgulardan ve
düşüncelerden sentezlere ulaşma dehasını çarpıca bir biçimde sergiler.
Çok az dostu olan, hiç evlenmeyen neredeyse bir münzevi yaşamı
süren,Dalton, kendini tümüyle bilimsel sorunlara çözüm bulmaya adamıştı.
1882'de Royal Society'nin üyeliğine seçilen ve 1826'da bu derneğin
altın madalyasıyla ödüllendirilen Dalton Fransız Bilimler Akademisi'nin
muhabir üyeliğine kabül edildi. Ayrıca İngiliz Bilim geliştirme
Derneği'nin kurucularındandır.
Benzer Bilgiler : democritus kimdir,
democritus un yaptigi calismalar,
democritus ve dalton,
democritus yaptigi calismalar,
democritusun yaptigi calismalar
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder