İlköğretim Haftası(Belirli Gün ve Haftalar)
AÇIKLAMA -1-
İlköğretim temel öğrenimdir. Yasalarımıza göre zorunlu ve parasızdır. İlköğretim, yedi yaşında başlar ve on beş yaşında biter. Sekiz yıldır.
Okulların açıldığı hafta ilköğretim okullarımızda İlköğretim Haftası olarak kutlanır. Genel olarak bu hafta, Milli Eğitim Bakanlığı’nın radyo, televizyon konuşması ile açılır.
İlköğretim Haftası
İlköğretim temel öğrenimdir. Yasalarımıza göre zorunlu ve parasızdır. İlköğretim, yedi yaşında başlar ve on beş yaşında biter. Sekiz yıldır.
Okulların açıldığı hafta ilköğretim okullarımızda İlköğretim Haftası olarak kutlanır. Genel olarak bu hafta, Milli Eğitim Bakanlığı’nın radyo, televizyon konuşması ile açılır.
İlköğretim Haftası
Okullarımızda
törenler düzenlenir. Törende konuşan okul müdürü ve öğretmenler;
Eğitimin ve öğretimin değerini, yararlarını açıklarlar. Okuma - yazma
bilmenin önemi üzerinde dururlar. Gerçekten, birey olarak başarılı olmak
için en başta okumayı ve yazmayı öğrenmek zorundayız. Bilmediklerimizi
okuyarak öğreniriz. Okuma - yazma bilmeyen bir kişinin bilgili olması
düşünülemez.
Atatürk’ün
özlediği çağdaş uygarlık düzeyinin üstüne çıkabilmek, ancak bilgi ile
olur. Bize yaşam boyu gerekli olan bilgi ve becerilerin temeli
ilköğretimde atılır. İlköğretim Haftası; bu gerçeklerin konuşulduğu, ilköğretimin, okuma - yazma öğrenmenin kişiye, topluma sağladığı yararların anlatıldığı bir haftadır.
Kendimize,
ailemize, çevremize, ulusumuza, insanlığa yararlı olmak okuma - yazma
öğrenmekle başlar. İlköğretimin önemine inanan Atatürk, cumhuriyetin
ilanından sonra harf devrimini gerçekleştirdi. Okunması ve yazılması çok
güç olan Arap yazısı yerine bugün kullandığımız Türk yazısını getirdi.
Harf devrimi sonucu, yurdumuzda okuma - yazma bilenlerin sayısı giderek
çoğaldı.
İlköğretim
okulunun ilk beş yılı ilkokul bölümüdür altıncı yıldan itibaren
ortaokul bölümüne devam edilir. Öğrenimlerini başarıyla tamamlayanlara
sekizinci yılın sonunda diplomaları verilir. İlköğretimi tamamlayan
öğrenciler, diploma notları göz önüne alınarak Lise veya dengi okullara
kabul edilirler. Orta öğrenimini tamamlayanlar sınavlara girerek Yüksek
okul veya üniversitelerde öğrenime başlar. Yüksek okullarda ve
üniversitelerde öğrenim süresi iki yıldan altı yıla kadar değişmektedir.
Orta
öğretime devam etmeyenler, edemeyenler, dilerlerse hayata ve iş
alanlarına hazırlanmak için tamamlayıcı, hazırlayıcı, yetiştirici
kurslara katılırlar. Sanat okullarından yararlanırlar, ya da bir iş
yerine çırak olarak girerler. Kurslarda, işyerlerinde edindikleri
becerilerle bir iş sahibi olurlar. Burada kazandıkları para ile aile
bütçesine katkıda bulunurlar.
Milli
Eğitim Bakanlığı; okuma - yazmayı yaygınlaştırmak amacı ile yetişkinler
için kurslar açmakta, bu kurslara her yıl çok sayıda yurttaşımız
katılmaktadır. Sonuçta okur - yazar oranımız artmaktadır. Yakın
gelecekte öteki ilerlemiş ülkelerde olduğu gibi yurdumuzda da okuma -
yazma bilmeyen kalmayacaktır.
İlköğretim
Haftası’nda çevremize okuma - yazmanın gerekliliğini, değerini, önemini
anlatmalıyız. Öğrenme, iyiyi kötüden, doğruyu yanlıştan ayırmayı
sağlar. Bilgisiz, eğitimsiz insanlar daha çok suç işleme
eğilimindedirler. Genel olarak eğitim ve öğretim suç işleme oranını
azaltır.
Gün
gelecek vatandaşlarımızın tamamına yakını okuma - yazma öğrenecek,
okuyarak edindikleri bilgileri günlük yaşamlarında uygulayacak, böylece
işlerinde daha verimli ve başarılı olacaklardır.
Kısacası ikinci Cumhurbaşkanımız İsmet İnönü’nün dediği gibi “İlköğretim davası insan olma, ulus olma davasıdır.”
AÇIKLAMA -2-
Bir
milletin okur - yazar oranı yüksek olursa o millet kalkınır. Okumuş ve
aydın kişileri fazla olan bir millet, her alanda ilerler. Cumhuriyetin
ilk yıllarında ülkemizde okuma - yazma bilenlerin sayısı azdı. Pek çok
yerde okul yoktu. Ülkemiz Kurtuluş Savaşı’ndan yeni çıkmıştı.
Bağımsızlığını
kazandıktan sonra, Atatürk’ün emriyle her tarafta okuma - yazma
seferberliği başlatıldı. Okullar açıldı. Yeni Türk harfleri vatandaşlara
öğretildi. Her Türk vatandaşının İlkokul öğrenimini görmesi ve
tamamlaması zorunlu hale getirildi.
Cumhuriyetin
ilanıyla beraber eğitim - öğretim çalışmaları hızlandı. Köy, kasaba ve
şehirlere okullar yapıldı. Okur - yazar sayısı gittikçe arttı.
Yardımsever Türk vatandaşları da eğitim - öğretim hizmetlerinin
gelişmesine yardımcı oldular.
Yakın
bir zamanda da 8 yıllık kesintisiz eğitim kabul edilerek İlkokul ve
Ortaokul birleştirildi ve zorunlu hale getirildi, İlköğretim okulu
olarak adlandırıldı.
Her
yıl Eylül ayının üçüncü haftası ( okulların açıldığı ilk hafta )
İlköğretim Haftası olarak kabul edilmiştir. Bu hafta boyunca okumanın
önemi, okulun değeri ve kutsallığı halka anlatılır. Okumanın - yazmanın
önemi, gazete, dergi, radyo ve televizyonlarda hafta boyunca anlatılmaya
çalışılır. Bu konu üzerinde önemle durulur. Okulsuz yerlere okul
açılmaya gayret edilir. İlköğretimin önemi anlatılır.
Etiket : belirli günler ve haftalar çizelgesi,belirli günler ve haftalar 2010,belirli günler ve haftalar kitabı
belirli günler ve haftalar şiirleri,belirli günler ve haftalar 2011,belirli günler ve haftalar 2012
belirli günler ve haftalar şiirleri,belirli günler ve haftalar 2011,belirli günler ve haftalar 2012
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder